Cuma, Haziran 15, 2007

Doğuma gittim,gelicem!

Zaman nasıl hızla akıp gitti hala inanamıyorum.En son postu 2 ay önce yazmışım ve ışık hızıyla ilerlemiş zaman!
İki gün sonra yani bu haftasonunu geçirdikten sonra,pazartesi bu çok alıştığım hamilelik halim sona eriyor!
Yani Türkçe meali, anne oluyorsun Kristıl Hanım!
Ama nasıl olacak da olacak, kendim hala çocukken bir bebeğim olecek!?Onu ve Hanya ile Konyayı çok değil, 2 gün sonra görmeye başlicizz efenim!
Aslında yazacak,anlatacak o kadar çok şey var ki, o kadar çok şey oldu ki...Neden anlamadım çok sevdiğim bloğum,hamileliğimde bana çok uzak geldi...Halbuki ne komik ve bazen değişik olaylar başımdan geçti...Hepsi öyle birikince unutuyor insan,unutmasa da üşenmeye başlıyor...Dilerim hamilelik halim sonlanır ve Dila Naz Hanım'a kavuşurken bu halim de sonlanır ve bundan sonra buradan Dila Naz ve Kristıl'ın pek hareketli,bereketli günlerini paylaşırım...
Hareketli demişken...Umarım şu an içimde artık pek yeri kalmadığından güç bela hareket eden,göbeğimi ittiren bebehanım,tüm hamileliğim boyunca yaşadığım hareketten olumlu etkilenmiştir.Yani; 9 ay boyunca sokaklarda sürten,deliler gibi gezen,yürüyen bir annenin kızı olarak gezmeyi sever,huysuz ve ağlamaklı bir arkadaş olmaz!
Olmasın ki bir an önce 40'ına falan kalmadan,aslında 20sine...bir an önce ,artık 10 günlük mü olur neyse, sokaklara atalım kendimizi kızımla...Öyle çok istiyorum ki onunla yazın keyfini çıkarmayı...Erkenden dış dünyaya kızımla beraber açılmayı...Hayırlısı diyelim...Sağlıklı olsun, gerisini hallederiz zati!(diiğ mii ,diğğ mi:))

Tam doğuma giderayak, bu hafta evde biraz oturdum ki hamilelik boyunca çektiğimiz resimleri falan topladım...Aşağıda da görüceksiniz anacım...Bendeki gelişim, muazzam!Şunu iddia edebilirim ki, hiç bir şeyde ortalama olmayı sevmeyen,hayatı hep uçlarda yaşayan,duyguları hep maksimumuyla idrak eden bir kişilik olarak, hamilelikte de en hamile insanlardan biri olmayı becerdim! Yani öyle kapris,aşerme baabında falan değil...hiç ööle aşermem olmadı hatta bile diyebilirim...Ama hamileliğin neredeyse tüm semptomları bende süregeldi...Ve bırak semptomu,zemptomu...Hayatınızda görebileceğiniz en büyük göbekli hamillerden biri oldum yahu!Ben bizim Dila Hanım'ın n kısmetse sezaryan ile gerçekleşek doğumunda doktora çok zorluk çıkarmayacağına inanıyorum...Yani hani 7 kat kesilirmiş ya göbek,bence bizimkinde maksimum 3 kat kesilse çıkacak bizim kız! O derece yüzeye,göbeğe yakın olmalı...yani benim iç karın diye biişiyim yok olmalı ki, bu göbek kendini bööölee dışarı verdikçe verdi...uzadıkça uzadı!
Hele son zamanlarda sokakta yürürken, bana korku,heyecan ile karışık bakan,'aha şimdi doğuracak ayol bu kız' bakışları atan teyzeleri görünce..taamam dedim...en hamile benim anasını satiim!




Bu yanda ilk 3 aylık hamil Kristıl halleri var...Aslında o ilk 3 aylık döneme ait pek resmim yok...Amerika gezisinde 4 haftalık falan hallerim,ki dönünce öğrendik bebe hanımı...Sonra bir Ankara gezisinde 6-7 haftalık falan halim,bir de yılbaşındaki tipitoş durumlarımın resmi var...Sebebi belli..ilk 3 ayım,yani hamileliğe alışma,değişen hormonlarla tanışma ve ayak uydurma kısmı zordu benim için...Sürekli salak bir bulantı,aralarda kusma,ter basmaları,kocaya inanılmaz sinir olma,sadece kocaya değil tüm dünyaya gıcık kapma ama hep zavallı kocayı hırpalama!...Çok şükür ki,sağlam bir ilişkimiz varmış koca efendi ile de güç bela o en gıcık hamilelik sürecini atlatmışız!
Hamile kalacaklara tavsiyem, ilk 3 aylık dönemi yabana atmasın ve eşlerini uyarsınlar!başka,bambaşka bir insan olabiliyorsunuz o 3 ayda!
misal:peyniri benim dediğim tabağa koymayan kocanın kafasına sandalye fırlatmaya kalkmak ! tamam sinirli olursun da bu ne demek ki!
Ey koca,tüm bu manyaklıklar için affola!



O kabus gibi 3 ay bitince, biraz biraz sakinleştiğim dönem, yani 2. 3 aylık dönem başladı efenim...Yandaki resimler de bu dönemden...Biraz daha insan içinde normal bir hal aldığım, normal tepkiler vermeye başladığım dönem..Hatta artık hamileliğin keyfine varmaya başladığım,üstüme başıma süper düper kılıklar bulup,hababam debabam kendimi süsleme derdine düştüğüm vakitler...Bu arada bu dönemin sonu geldiğinde göbeğim gayet büyümekte idi, ama çatlak falan yoktu..'Hehe' dedim,zaten yıllarca o kadar kilo alıp verdim, hiç çatlağım olmadı ki!Dolayısıyla aktardan aldığım badem yağı karışımını,banyo sonrası kremlenmeyi devam ettirdim ama hani o meşhur hamilelikte sürülen kremlerin hiçbirini almadım,nasıl olsa çatlağım olmaz benim diye....





Sonra yandaki resimlerin çekildiği son 3 aylık döneme girdim efenim...Çatlaklar da 7.ayımda zorttadanak ortaya çıkıverdii benim büyümesi gittikçe çılgınlaşan göbeemde!Aynada o kadar zor farkettim ki önce, o koca göbeğin altında bi yerlerde kırmızı bi takım çizgiler vardı belli belirsiz...dedim bu ne,çizdim mi göbeğimi...eğilince de göremiyorum anasını satiiim...anca aynadan zor bela gözüküyo...sonra çatlak nedir,nasıl olur bilen tecrübeli arkadaşlarımca onaylandı ki ben çatladım anacım!Hem de çatır çatır...bu son 3 ayda bir dövme figürü gibi aşağıdan başlayan o çizgiler yukarı doğru yayıldı,bööle nebiliim ağaç dalları görüntüsüyle dallandı budaklandı...ben kendimi şu an iyi hissetmek için onların sanatsal bir görüntüsü olduğuna inanmak istiyorum...zira bu dönemde iyice ayyuka çıkan dünyanın tüm kıllarının bende toplanma durumu göbekte de kendini gösterince,pek iyi gözle bakamıyorsun göbeene ama olsun! Evet bir de bu dönemde iyice kıl tüy uzama durumuna şahit oldum...hayatımda görmediğim kadar çok tüy ve kıl çıktı her biyerimde!aldırmaya kalktım,hoop hemen ve acilen,derhal uzadı bu tüyler...meğer hamilelikte bunnar da oluyomuş efenim...kiminin kıl,tüy sorunu bu dönemde durur hatta azalırmış,tabii ki bende gayet tersi oldu işte!çok lazımdı ya!İşte ben bu son dönemde dermo kozmetiklerin tüm markaları ile göbeeme müdahele ettim ama tabii çatlaklar ısrarla devam etti yoluna...yani diiceim şu ki...bu tarz bir büyümeye taş olsa çatlar aslında ama...ve ne kullanırsan kullan çatlarsa çatlar eğer kaderinde varsa ama...hamile kalceklere önerim, hamileliğin başından itibaren bildiiniz tüm kremleri kullanın derim..hayır çatlasa bile yapmadım,önlem almadım dememek için...ben o kadar biliyodum her bi moku,markayı,kremi..aha nooldu...ulen madem biliyodun bari süreydin başından diye kendime kızdım işte!

Sonra bu son dönemde benim sadece göbeğim değil,el ve ayaklarım da acayip büyüdü...şişti,şişti...ellerim manikür tutmaz oldu...hatta tırnaklarım şişmekten etlerime battı görünmez oldu!Ve hayır,sürekli ölçüldü ama Allaha çok sükür,preeklampsi olmadı...Yani protein çıkmadı idrarımda,ya da tansiyonum hep normaldi...Ama tuzlu yememeye çalıştımsa da bir ara şekerim de yüksek çıkınca sınıra yakın, şekeri de kısıtlamaya kalktım....sonra son zamanlarda ehhh diyip abartmamaya çalışarak,şekerli de tuzlu da yedim...yemesem de ayaaam şiş,yesem de şiş kardiş napiiim!



vEEE, SON ay...aldığım kilolara,tüm şişliğime,ödeme rağmen...gezdim durdum ve 38.haftaya ulaştım geçenlerde!
Bu geçtiğimiz pazartesi aldığım kilo miktarı ahanda tam 22ydi efenim...Bu hafta daha almam herhalde diyorum ama alırsam da canımız sağolsn..bebe hanımın kilosu da fena gözükmüyo en azından...kendisi en son pazartesi 3600 civarı çıktı ki, boyu da uzun çıkıyor...Maşallah diyelim kendisine..umarım daha fazla da şişmeden,gözleri şişkoluktan çok da çekik olmadan çıkarıcizz bu pazartesi kendisini dışarı!

Yanda artık yok olan,kaybolmuş ayak bileklerim ve fil ayaklarımı görüyoruz...kendileri eskiden pek beğenilen bir ayak tipiydi...38-39 numara en kral en afili terliklere pek yakışırdı...şimdiyse 41 numaralarda boğum boğum olup can sıkıyor ama...

olsun...hepsi olsun...
Yeter ki Dila Naz sağlıklı olsun...Sağlıkla gelsin yanımıza...Ben çatlağı da,kılı da tüyü de çekerim...bu dolma el ve ayakları da...Yeter ki Pazartesi sabahı,o sağlıkla çıkıversin ve bağırsın avazı çıktığı kadar...bağırsın,ağlasın,sağlıkla nefes alıp vermeye başlasın...
Hala ama hala kendimi anne olarak düşünemiyorum...hala ama hala pazartesi sabahı bu dünyaya bir can getireceğime inanamıyorum...İçimde saçlı başlı,tırnakl falan bir insan evladı var....Hala tam idrak edemiyorum!
Hamileliğe o kadar çok alışmıştım ki...annelik nası bişi,neler olcek,bir türlü bilemiyorum!

Ama olacak değil mi...yapacağım herhalde...Dilerim en güzel,en iyi haliyle beceririm...
Yani dostlar...haftasonunda bir değişiklik olmaz ve Dila Hanım erken gelmeye kalkmaz ise...
18 Haziran Pazartesi sabahı heyecandan saçmalayan bir Kristıl olarak Amerikan Hastanesi'nde yeni hayatımıza,yeni yolumuza başlamış olacağız...Bebe hanımın resmini bu adreste en geç 19 Haziran'da görebilirsiniz sanırım...
Resimle yetinmeyip beni de görmek isteyenler olursa da bekleris efenim...Her türlü süs,püs,catering bile hazır anacım...Herkes,herşey sanırım hazır ama bir ben, bir de galiba babası hazır değil!
Babadaki heyecan da arttıkça artıyor...Doğuma girecek bu adam,bayılmaz umarım!
Doğum demişken,kısmetse epidural anestezi ile sezaryan olacak doğum...Aklıma geldikçe canlı canlı karnımın kesileceği, hissetmicemm ki,görmiceem ki diye kendimi telkin ediyorum ve hiştt uley sen tee kaç metrelerden yamaç paraşütü yapmış adamsın ne korkucen bundan diyip sakinleşmeye çalışıyorum....Ama korkuyoruuuumm!
Yani son olarak diiceiim o kii...dualarınızı,iyi dileklerinizi can-ı gönülden kabul ediyorum,bekliyorum!
Ve darısı tüm bebek sahibi olmak isteyen veya bekleyenlerin başına diyorum...

Yeni maceralara hazır mıyım,hazır mıyız?
Umarım :)
Bekleyin beni anacım...Bomba gibi,hatta bir bombayla dönücem İnşallah! :)

EK VE DİP NOT: Beni tüm hamileliğim boyunca yalnız bırakmayan,arayan soran,çekilmez olduğum anlarda bile çeken önce koca,sonra ana,baba ve bittabii tüm canım arkadaşlarıma buradan koca bir teşekkür etmem lazım...Dip notla olmaz aslında ama doğurayım sonra derin bir teşkür yazısı yaparız elbet!

Canım arkadaşlarım derken...Blog arkadaşlarımı daha da başka yere koyuyorum...Kimileri zaten artık sürekli görüştüğüm,sesini duymazsam rahat edemediklerim oldu...Dila Naz hanıma tee hamileliğimde hediyeler alıp,şımartmaya bile başladı bu arkıdeşler...Kimileri ile yüz yüze görüşemedik ama telefonlaştık çok çok,görüşmeden bile telefonda aldığın elektrik,bırak telefonu bloglardaki kısacık yorumlarla büyüttüğün arkadaşlık hislerini anlatmak yetmez...Kimi mailler attı,yorumlar bıraktı...dedim ya kimi ile telefonda kikirdeştik,bebe doğunca kısmet olacak buluşmamız diye de ekledik...İşte bunlardan bazısı beni ağlattı hatta bazen!İzmirden geldi biri mesela,yüzünü göremedim ama o gülen gözlerinin seçtiği battaniyesi oldu kızımın...Bir tanesi daha yakın oturuyordu ama onunla da görüşemedik...o da bu hafta beni sıkı ağlattı,neler düşünüp almış kızıma...ve üstüne üstlük kızımıza özel kart bile yazmış bu teyzesi...Valla şimdiden söyliim kendisine ve oğluna kayınvalide ve damat olması için talip olabilirim:)kızıma böyle kayınvalideye can kurban şekerim!
İşte buradan herkesi,tüm dostlarımı,şu satırları okuyan ve iyi dileklerini içinden geçiren,yüreğinin güzelliği gözlerinden okunabilen herkesi öpüyor,teşekkür ediyor...tüm güzelliklerin hepimizin yanında olmasını diliyorum!
Posted by Picasa